Bilinen iki tip senaryo yazım tekniği vardır: Amerikan ve Fransız. Fransız dediğimiz aynı zamanda “Türk tekniği” olarak da bilinir ve bu teknikte mizansen sayfanın soluna, diyaloglar da sağına yazılır. Amerikan tekniğinde ise genellikle yazılım kullanılır. Görsel olarak sayfa düzeni mizansen sayfayı kaplayacak şekilde, diyalog da sayfanın sağına daha yakın ama ortalayacak şekilde olmalıdır. “Mizansen” sahnedeki oyunu betimlediğimiz kısma, diyalog da sahnedeki konuşmalara denir. Senaryo bir hikaye gibi yazılmaz. Senaryo bir tariftir ve en kolay anlaşılacak şekilde tarif edilmeli, edebi bir dil kullanılmamalıdır. Sahne başlığında mutlaka sahnenin nerede geçtiği, gündüz veya gece olduğu belirtilmelidir. Örneğin: Sahne-7 Demir yolu dış/gece. Elbette buraya kadar olanlar sadece temel püf noktalarıdır. Senaryo yazmak bu kadar basit değildir. Senaryo yazarken dikkat edilmesi gereken olmazsa olmazlar vardır. Bunlardan biri aks çizgisi, diğeri ise 8 sekans kuralıdır. Aks çizgisi direkt olarak senaryo ile alakalı değildir ancak senaryo üzerinde yapılan bir aks atlaması yönetmenin kafasını karıştırabilir dolayısıyla gözden kaçması pek mümkün olmayan bir hata olmasına rağmen gözden kaçması halinde tabir yerinde ise bir çuval incirin (ki bu incir eseriniz oluyor) çöp olmasına neden olacaktır. Peki aks çizgisi nedir? Aks çizgisi en kolay tarifi ile kameraların setteki diziliş şeklidir. Burada bir kağıt kalem alarak yazdıklarımı kağıda çizmenizi tavsiye ederim. Bir daire çizin, sonra bu dairenin ortasından düz bir çizgi çekin. Çizdiğiniz bu çizgi aks çizgisidir çizginin sadece bir tarafına kamera yerleştirilebilir eğer her iki tarafa da kamera yerleştirilir ise o zaman aks atlaması, aks kırılması dediğimiz durum oluşur. Aks çizgisine verilecek en güzel örneklerden biri haber bültenleri diğeri de futbol maçlarıdır. Haber bültenleri bir stüdyo içinde geçer ve spikerin arka tarafında dekor, ön tarafında onu çeken kameralar vardır. Eğer spikerin sunum yaptığı masa ortada ve her yerinde kameralar olsaydı o zaman hem izleyicinin kafası karışırdı hem de kameralar birbirini görürdü. Küçük bir farkla aynı durum futbol karşılaşmalarında da geçerlidir. Küçük fark nedir? Futbol karşılaşmalarındaki küçük fark kameraların birbirini görme riskidir. Orada önemli olan şey sahada oynana müsabaka olduğu için kamera görünmesi çok da önemli bir sorun değildir. Peki neden aks çizgisine uyulur? Aks çizgisine uyulur çünkü sahanın her iki tarafına da kamera koyulup bir o kameradan bir bu kameradan görünürse seyircinin kafası karışır hangi takımın atak, hangisinin savunma yaptığı anlaşılmaz. Bu nedenle aks çizgisi çok önemlidir. Gelelim 8 sekans kuralına: sekans dediğimiz şeyi bir bina inşası olarak tarif edebiliriz. Önce temel için derince bir çukur kazılır, sonra oraya demir çubuklar saplanır, sonra temel atılır, sonra üstüne sütunlar, demirler, tuğlalar derken bir bina oluşur. 8 Sekans kuralı da böyledir. Daha kolay anlaşılması adına tek tek sıralayalım.
1. Sekans > Mekan zaman ve giriş kıvılcımı
Ana karakteri, hayatını ve hikayenin geçtiği dünyada geçerli olan statükoyu (dünya düzeni) kurar. Genellikle (saldırı anı) başlangıç kıvılcımı ile son bulur ancak bu durum bazen daha hikayenin ilk beş dakikasında da gerçekleşebilir.
2. Sekans > Tehlike ve kilitlenme
Hikayenin merkezinde yer alan tehlike/bela/ikilem kurulur ve olası engellerin ilk örnekleri verilir. Ana gerilim bu perdenin sonunda gerçekleşecektir. Sekans, karakterin tehlike ya da belaya kilitlenmesiyle ve böylece amacına ulaşmak için yeni bir yola yönelmesiyle son bulur.
İkinci Perde
3. Sekans > İlk engel
Ana karakter ilk engeliyle yüzleşmiştir ve böylece alternatiflerin elenmesi yoluna girmiştir. Birinci perdeden kalan açıklamalar burada yapılabilir. Karakterimiz artık içinde bulunduğu duruma kilitlendiğinden kaçıp gidemez, işin ciddiyeti arttığından dolayı artık kaybedecek daha fazla şeyi vardır.
4. Sekans > İlk doruk noktası ve Orta nokta
Aksiyonun dozunu arttırmak için daha büyük bir engel devreye girerek genelde filmin çözülmesine paralel bir ilerleme sunan, ilk doruk noktasının kurulmasını sağlar. Hikayemiz bir trajediyse ve kahramanımız ölüyorsa, bu durumda ilk doruk noktası (ya da orta nokta) karakterimiz için bir düşüş anı olmalı. Ancak kahramanımız filmin sonunda kazanıyorsa, dördüncü sekans karakterin bir şekilde bir başarı elde etmesiyle sona ermelidir.
5. Sekans > Aksiyonu yükselten ek hikaye
Bu noktadan itibaren eğer elimizde yeterince iyi bir yan hikaye yoksa ikinci perdeyi biraz uzatma yoluna gidilebilir. Bu sekansta aksiyonun artmasını sağlamak istiyoruz ancak henüz ana doruk noktası için de hazır değiliz.
6. Sekans > Ana Doruk Noktası ve İkinci Perdenin Sonu
Ana doruk noktasını oluşturabilmek için ana hikayeyi bir intikamla süsleyebilirsin. En zor engel, eldeki son alternatif çözüm, en yüksek ya da en düşük an ve hikayenin ana gerilim noktası tam bu noktada devreye girer. Bizi üçüncü perdeye taşıyacak olan yeni gerilimin ilk ipuçlarını da bu kısımda öğreniriz.
Üçüncü Perde
7. Sekans > Yeni gerilim ve şaşırtmaca
Tüm gerekli açıklamalarla birlikte basit ancak açık ve kesin bir dille üçüncü perdenin gerilimi aktarılır. Her anlamda, hızlı ve basit olunmalı, kısa sahneler eşliğinde tüm gerekli yapılar anında kurulmalıdır. Şaşırtmaca, bu sekansın sonunda yer alabileceği gibi sekizinci sekansı başlatan olay olarak da kullanılabilir.
8. Sekans > Çözülme
Çözülme için hazırlanmaya başlayın. Açıklık çok önemlidir. Sola dönerlerse her şey yolunda demek ancak sağa dönerse dünya yok olur. İşte bu kadar açık olunmalı. Artık bu noktada karmaşık duygular ve fikirlere yer yoktur. Sevdiğine kavuşacak mı, bombayı etkisiz hale getirecek mi, bir katil olan kardeşini ele verecek mi ya da etrafı köpek balıklarıyla çevrili tekneden kurtulabilecek mi?
Senaryo yazarken bunlar dışında dikkat edilmesi gereken ve işinizi kolaylaştıracak diğer bir etken de başlangıçtır. Senaryoya başladıktan sonra finalini düşünmek hatadır. Hikayenin önce nasıl biteceği tasavvur edilmelidir ki, daha sonrasında hikaye tıkanmasın ve en önemlisi akıcı/akılcı bir senaryo yazılabilsin. Finali belli olan bir hikayeyi istediğiniz gibi örebilirsiniz.